Bu kitabı aldığımda hakkında pek çok şey duymuştum. Uçurtma Avcısını okumak için sabırsızlanıyordum=)


Khaled Hosseininin yazdığı Uçurtma Avcısı 3 sene üst üste Yılın kitabı seçilmiş; ayrıca kitabın filmide var... Türkiyede oynandı mı bilmiyorum; ama dvdsini bulabilirsiniz...


Kitap Afganistanda geçiyordu. Bir ülkenin nereden nereye gelebileceğini gösteren bir kitap.. Okuduklarınıza şaşıracaksınız. Nasıl böyle değişebilir bir ülke diye, içinize bir korku basabilir...



Kitabın kısa bir özetini yapacak olursam;

Uçurtma Avcısı Roman kahramanı Emirin dilinden anlatılıyor. Kabil'de monarşinin son yıllarında birlikte büyüyen iki çocuk olan Emir ve Hasan birbirlerine çok bağlıdır. Gerçi Hasan Emire hiçbir karşılık beklemeden bağlıdır.. Emir zengin ve tanınmış bir iş adamının oğlu, Hasan ise evin hizmetçisinin oğludur. Emir, Afganların en üst sosyal grubunu oluşturan Peştun etnik grubuna ait iken ; Hasan, sürekli aşağılanan bir Hazaradır..
Bir gün her yıl düzenlenen Uçurtma yarışlarında Hasanın başına korkunç bir olay gelir. (Bu sayfaları okurken o kadar etkilendim ki, farketmeden ağlamaya başladım)

Bu olayı Hasanın en yakını olan Emir görür ve hiçbir şey yapmaz... Bu olay ikisininde hayatını değiştirir... Hasan yinede Emire karşı her zamanki gibi davranır. Emir bunu kaldıramaz.. Hasana hayatı zindan eder... Böylelikle HAsan ve babası evden ayrılır.

Bu sırada sovyet işgali patlak verir. Emir ve babası Afganistandan Californiaya kaçar.. Sovyet işgalinden sonra Taliban rejimi başta Afganistan'da sevinçle karşılanır... ama asıl o zaman her şey başlar... Gazetelerde bile yazmayan ayrıntılar saklı bu kitapta... Bir devletin çektiği bütün acılar...

Düşünsenize kitabın adını almış olan uçurtma yarışlarını bile yasaklar bu Taliban rejimi...

Emir geçmişini asla unutamaz... Acaba Emir ve Hasanın hayatları kesişecek midir? İşte bunu da okuyup görünn..
Kitapta her şey mevcut; arkadaşlık ilişkileri, baba-oğul ilişkisi, ihanet, Aşk, ırkçılık....
Uçurtma Avcısı ;Küçükken yaşanılan bir olayın insanın hayatını ne kadar derinden değiştirebileceği, insanın karakterini oluşturabileceğini göstermekte... ayrıca hiç bir yer , hiç kimse değişmez demeyin, bu kitabı okuduğunuzda hayatta her şeyin başımıza gelebileceğini, değişebileceğini görebilirsiniz..

Kitabı okurken; beğendiğim kısımların altını çizmiştim... İşte bunların bir kaçını paylaşmak istedim...
"Çalmaktan daha kötü bir suç yoktur, Emir", dedi baba. " Kendisine ait olmayan bir şeyi alan insan, bu ister bir can olsun isterse bir dilim nan... aşağılıktır. Böyle birinin yüzüne tükürürüm. Böyle biriyle yollarımız kesiştiğinde, Allah yardımcısı olsun.. Anlıyorsun değil mi?
"Evet , Baba"
"Yukarıda bir yerde bir Tanrı varsa, umarım benim viski içmem ya da domuz yememden çok daha önemli meselelerle uğraşıyordur..."
___
Ne kadar da sadık bir HAZARA. Bir köpek kadar sadık dedi Assef..
"ama kendini onun için kurban etmeden önce bir düşün: Aynı şeyi o senin için yapar mıydı? Konukları olduğu zaman seni neden çağırmadığını hiç mi merak etmedin? Neden seninle bir tek yalnızken oynadığını? Nedenini söyleyeyim, Hazara. Çünkü sen onun için yalnızca çirkin bir köpek yavrususun. Sıkıldığı zaman oynayabileceği, kızınca da tekmeleyebileceği bir şey.." dedi Assef.
"Emir Ağayla biz arkadaşız" dedi Hasan...
_______
"Afganistan'da çoçuk çok ama çocukluk yok.."
_______
"Bu senin ilk seferindi, değil mi?" dedi dilenci.
"Nasıl?" dedi Emir
"Taliban'ı ilk görüşün "
" Bir şey demedim. Yaşlı dilenci başını salladı, gülümsedi. " KAbile girişlerini ilk gördüğüm günü anımsıyorum da. Nasıl da sevinmiştik! Ölümler bitti, dedik.. Vah Vah !!! Tıpkı şairin dediği gibi : Aşkın en pürüzsüz göründüğü an, dertler bastırıverdi!"

Yüzüme bir gülümseme yayıldı.."Bu gazeli biliyorum Hafızdan"dedi Emir
Evet öyle dedi dilenci. "Bunu da benden iyi bilemez. Üniversitede Hocaydım " dedi.










Etiketler: edit post
0 Responses